COVID-19 salgınıyla geçen bir yılda, tüketicilerin kendi ülkelerinde bulunmayan ürünleri ve markaları aramaya devam etmeleri sınır ötesi e-ticarette muazzam bir genişleme sağladı. Virüs salgını, e-ticaret kullanıcılarının sayısının artmasında kilit rol oynadı ve çevrimiçi alışveriş yapanların % 57'si denizaşırı bir perakendeciden alışveriş yaptı. Bu eğilimin 2021'de de devam etmesi ve dünya çapında 2,14 milyar dijital alıcıya ulaşması bekleniyor. Baltıklar da bir istisna değil. Yalnızca Litvanya'da e-ticaret kullanıcılarının oranı % 48,9 ve 2026'ya kadar % 54,7'ye ulaşması bekleniyor.

Gelişen uluslararası e-ticaret endüstrisi de gelişmekte olan ve hızlı büyüyen pazarlardaki yerel ödeme yöntemlerine olan ihtiyacı, değişimle birlikte hızla hareket etmeye zorluyor. Bu değişiklik iki ana eğilimi izliyor: Müşteriler, kredi kartı olmayanlar da dahil olmak üzere, eskisinden çok daha fazla çevrimiçi alışveriş yapmak istiyor ve yalnızca yerel web sitelerinden değil, küresel olarak alışveriş yapmak istiyor.

Altta yatan zorluk yerel ödeme yöntemleri hızla büyüdükçe ve dünya çapındaki pazar payı %65 oranıyla kartları geride bıraktıkça, yerel tüccarlar için uygun olan yerel ödeme yöntemleri küresel işletmeler için uygun olmayabilir. Bu nedenle, bazı ülkeler hala düzenleyici çerçeveler veya para dönüşümü ile ilgili zorluklarla karşı karşıya kalırken, diğerleri hem yerel hem de küresel tüccarlara uygun yerel ödeme yöntemleri bulmak için mücadele ediyor.

2021'de e-ticaret büyümeye devam edecek ve küresel satın almalar için artan yerel müşteri talebine ayak uydurmak için, gelişmekte olan Avrupa pazarlarında yerel ödeme yöntemleri için doğru çözüm bulunmalıdır. Küresel çözümler mevcut değilken, yerel ödeme yöntemlerini gezinmesi kolay tek bir altyapıya bağlamak veya oluşturmak, şu an tam olarak ihtiyaç duyulan şey olabilir.
 
Kaynak: indiaretailing
Yayınlayan: T.C. Ticaret Bakanlığı, Ticaret Araştırmaları Genel Müdürlüğü