İran'ın Doğal Gaz Projelerine ABD Yaptırımının Etkileri

10 Aralık 2018

İran'ın Doğal Gaz Projelerine ABD Yaptırımının Etkileri


 

İran, dünyanın en büyük ikinci doğal gaz rezervine sahip. Bu avantajına rağmen, ülke dünyanın doğal gaz piyasasının yüzde birinden daha azını kontrol ediyor. Bununla birlikte, İran dünyadaki üçüncü büyük gaz üreticisi ve geçtiğimiz yıllarda küresel gaz pazarındaki payını artırmaya odaklandı. 2017 yılı sonunda, İran Ulusal Gaz Şirketi'ne göre, İran günde 800 milyon metreküp doğalgaz üretiyordu. İran’ın kısa vadeli amacı, 2021 yılına kadar, ihracat için mevcut olan gaz hacmini günde 365 milyon metreküp arttırmak.

İran’ın doğalgaz ihraç etmek, petrol sahalarına yatırımı artırmak, iç tüketimi tatmin etmek ve gaz bazlı sanayileri genişletmek gibi öncelikleri bulunuyor. İran'ın şu anda sadece 23 tanesi geliştirilmiş ve 50 bağımsız gaz sahası var. İran'ın 14 trilyon metreküplük rezervleriyle Güney Pars'taki en büyük doğal gaz sahası, ülkenin doğalgaz rezervlerinin yaklaşık yüzde 40'ını oluşturuyor. İran, 2017 yılında bu alandan 130 milyar metreküp doğal gaz üretti. İran, önümüzdeki iki yıl içinde Faz 11'i tamamlamayı planlıyor ve böylece yılda yaklaşık 180 milyar metreküp doğal gaz daha üretebilmeyi planlıyor. Ancak Petrol Bakanlığı'nın tahminlerine dayanarak, Güney Pars Sahasında, muhtemelen 2023 civarında “çiy noktası” olarak bilinen basınçta belirgin bir düşüş yaşayacak.

2015 yılında, nükleer anlaşmanın imzalanmasından sonra, İranlı yetkililer, ülkenin petrol, gaz ve petrokimya sektörüne yaklaşık 100 milyar dolarlık bir yatırım yapmak için çağrıda bulundular. İran’ın petrol kuyularının çoğu hayatlarının ikinci yarısına girdi. Petrol üretiminin %8'inin yıllık otomatik düşüşe geçmesiyle, İran petrol üretimini istikrarlı hale getirmek için umutsuzca yabancı ülkelerden teknoloji ve sermayeye ihtiyaç duyuyor. Bununla birlikte ABD’nin İran'la anlaşmaya giren şirketlere yönelik yasağı, büyük mali kurumların Hazine Bakanlığı'ndan ağır para cezaları alması riskini beraberinde getiriyor. Bu durum İran'ın bu tür yatırımları resmi ve yasal kısıtlamalar nedeniyle çekebilmesinin önünde önemli engeller olarak bulunuyor.

İran, doğal gaz sektöründe yabancı şirketlerle büyük anlaşmalar imzaladı. Güney Pars sahasının 11. evresinin geliştirilmesi için sözleşmeler dahil olmak üzere, alanın üretim kapasitesini günde 56 milyon metreküp artıracak şekilde Fransız ve Çinli ortaklarla anlaşmalar buna örnekti. Ancak nükleer anlaşmadan ABD'nin çekilmesinin ardından, Fransız şirketi Total, İran’dan çıktı ve Çin Ulusal Petrol Şirketi yetkilileri sadece İran'ın doğal gaz sektöründe kalabileceklerini belirttiler. Bununla birlikte, Çinli şirketlerin İran’ın petrol endüstrisinde iyi bir sicili yok. Örneğin, birkaç Çinli şirket, Azadegan Sahasında sebep olmaksızın çalışmayı erteledi. Ayrıca, ABD’de ya da ABD tarafından finanse edilen projelerdeki çıkarları olan Çinli firmalar İran’a yatırım yapmak konusunda isteksiz.

Gaz İhraç Eden Ülkeler Forumu'nun eski genel sekreteri Muhammed Hassan Adeli'ye göre, yaptırımlar İran'ın gaz ihracatı politikasındaki başarısızlığının temel nedenlerinden biri. Bununla birlikte, İran'daki büyük kararlar konusunda uzun uzlaşma sağlama süreci ve İran'ın politika yapıcıları arasında gazın sadece yurt içinde tüketilmesi ya da petrokimyasal ürünlere dönüştürülmesi konusundaki hakim görüşü gaz ihracatını olumsuz etkileyen diğer faktörler.

İran, doğal gazı diğer ülkelere ihraç etmeyi planlıyor. Örneğin, İran ve Pakistan, Mart 2013'te Pakistan'a günde 1,5 milyon metreküp doğalgaz gönderecek bir boru hattı üzerinde çalışmaya başladı. Ancak, ABD'nin İran'a yaptırımları, Pakistan'ı daha az tartışmalı bir alternatif arayışına zorlayabilir. İran ayrıca Avrupa pazarına da bakıyor. Ancak Avrupa'ya gaz ihracatı iki büyük sorunla karşı karşıya. Birincisi, geleneksel olarak, Rusya bu pazara egemen olmuştur ve İran, Avrupa'ya gaz tedarikinde Rusya gibi büyük bir rol oynamayı ümit etmemektedir. İkincisi, İran gazını boru hattı ile Avrupa'ya ihraç etmek için İran'ın birkaç aracı ülke üzerinden transit geçişi sağlaması gerekiyor.

Enerji piyasasındaki son gelişmeler göz önüne alındığında, Trump hükümetinin uyguladığı yaptırımlardan bahsetmemek - İran enerji sektörüne, özellikle de doğal gaz endüstrisine yabancı sermaye ve teknoloji çekmek, önceki yılların iyimserliklerinden hiçbirini taşımamaktadır.

Yabancı özel şirketlerin İran pazarında bir sıçrama yapmak için yeterli mali kaynakları var. Ancak yabancı yatırımı çekmek, uygun bir yasal çerçeveyi ve etkili ve hızlı bir karar sürecinin yanı sıra politik istikrarı gerektirir. Ayrıca, İran'ın dış politikasını gözden geçirmesi ve komşuları ve Batı ile sorunlarını çözmesi gerekiyor. Yabancı sermaye ve teknoloji olmadan İran, bırakın AB'ye ihracat yapmayı, komşularına bile ihracat yapamayacak duruma gelecektir.

Şu anda Rusya ve ABD gibi büyük doğal gaz üreticileri kendi doğal gaz sektörlerine büyük yatırımlar yapmış durumda. Bu büyük doğal gaz üreticilerinin bölgesel ve dünya gaz piyasalarını kontrol etmesi halinde, İran'ın ithalatçı bulmak için mücadele etmesi muhtemeldir. Hükümetin İran'ın dünya doğalgaz pazarındaki payını yüzde 1'den yüzde 10'a yükseltme hedefi, yalnızca ülkedeki siyasi riskleri azaltmayı ve komşu ülkelerle gerginliği ortadan kaldırmayı gerektiren yabancı yatırımlarla mümkün.
 

Kaynak: https://lobelog.com/the-effects-of-u-s-sanctions-on-irans-natural-gas-projects/