CBC News kaynaklı, 15 Şubat 2020 tarihli haberde, Rusya’nın geçen ay Arktik okyanusunda ve kıyısında petrol ve gazla ilgili üretim tesisleri, yeni limanlar gibi çeşitli yatırımlara 300 milyar Dolarlık teşvik sağlayacağını açıkladığı belirtilmiş ve bu gelişmenin Kanada için ne anlama geldiği ayrıntılı şekilde ele alınmıştır. Söz konusu teşvikin, Rusya’nın kuzey kıyısında, Kuzey Denizi rotasında deniz trafiğini ikiye katlayarak, Gazprom, Lukoil ve Rosneft gibi devlete bağlı enerji şirketlerine destek vermesi öngörülmektedir. Bazı uzmanlar Arktikte artacak olan deniz trafiğinin, petrol sızıntı riskini artırabileceğini, olası bir sızıntının yalnızca birkaç gün içinde Kanada’nın Kuzeybatı Toprakları’na ulaşabileceğini ve çevresel açısından olumsuz sonuçları olabileceğini savunmaktadır.
Rusya’nın Arktik denizindeki projelerinin petrol fiyatlarını çok fazla etkilemesi öngörülmemektedir. Rusya’nın Arktik petrol ve gazının birincil piyasası Çin’dir ve bu pazarda Kanada’nın payı oldukça küçüktür. 2014’de yürürlüğe giren ABD ve Avrupa yaptırımlarının ardından, uluslararası petrol şirketleri Arktik’teki petrol projelerine ortak yatırım yapmaktan çekinmektedirler. Yaptırımlar deniz aşırı petrol projelerinde Rusya’nın önde gelen petrol şirketleriyle iş birliği yapılmasını engellemektedir. Arktik araştırmalarda bir zamanlar lider konumda olan Kanada bu alandaki teknolojik üstünlüğünü kaybetmeye başlamıştır ve Rusya’nın bu alanda ihtiyaç duyduğu uzmanlık ve yatırım için Doğu ülkeleriyle iş birliği yoluna gitmesi kuvvetle muhtemeldir. Japonya, Çin ve Hindistan gibi ülkeler çoktan Vostok petrol projesine yatırım yapmışlardır.
 
Kaynak:https://www.cbc.ca/news/canada/north/russian-arctic-oil-and-gas-explained-1.5462754-Ottava Ticaret Müşavirliği